İngilizce If Konusu - If Clauses, Conditionals

İngilizcede 4 çeşit koşul bildiren durum söz konusudur.

Birinci Koşul Durumu - First Conditional

Birinci koşul durumu şu şekilde yapılır:

    if + geniş zaman, gelecek zaman

If 'den sonraki cümle geniş zaman ile kurulurken, diğer cümle ise gelecek zamanla oluşturulur.

    If you drop it, it will break.
    Eğer onu düşürürsen, kırılır.
    If you come at ten, we will be ready.
    Eğer saat onda gelirsen, hazır olacağız.
    If you phone me, I will pick you up at the park.
    Bana telefon edersen, seni parktan alacağım.

Önce gelecek zamanlı cümle, sonra da if cümlesi şeklinde de cümle kurulabilir.

    It will break if you drop it.
    We will be ready if you come at ten.
    I will pick you up at the park if you phone me.

Kullanım Yerleri

Birinci koşul cümlesi, gelecekle ilgili gerçekleşmesi muhtemel durumlardan söz ederken kullanılır.

    If it rains, we'll go to the cinema.
    Eğer yağmur yağarsa, sinemaya gideceğiz. (yağabilirde yağmayabilirde)
    If the sun shines, we'll go to the beach.
    Eğer güneş çıkarsa, sahile gideceğiz.

Alıştırmalar: Aşağıda parantez içinde verilen fiileri doğru zaman yapısıyla kullanalım.

  • It the train's late, we (walk).
  • She (call) you if she (have) time.
  • If it costs too much, I (buy) a smaller one.
  • If the doctor can't see me, I (go) somewhere alse.
  • If the class (be) full, we (find) another one.


  • What will we do if the taxi (not come)?
  • Will you phone me if there (be) any problems?
  • I (ask) Peter if I (see) him tomorrow.
  • I (go) next week, if I (can) get a train ticket.
  • If he (see) me here, he (be) really angry.
  • Mary (be) worried if you don't come to the airport.
  • If it (snow) this winter, we (go) skiing.
  • I (lend) them some money if they (ask) me.